Beklenen
Her şey küllerinden doğar En büyük mutluluk en acı umutsuzluktan En güzel haberler en beklentisiz andan Ve kuyudan çıkılacağı an dibi görmüştür insan. Oysa beni kırgın çiçeklerin sularına katan bu bitimsiz kahır İçime günbatımı gibi çöküyor ağır ağır Tutamıyorum geçen zamanı, tutamıyorum ellerini İçim bu dünyanın döndüğü mevsimlere sağır. Yoruldum dipsiz ve karanlık kuyuları beyhude aşındırmaktan Bana senin aydınlık göğünden bir zerre bahşeyle Bahşeyle ki yanmakta olan ruhum serinlesin Sen ümit bahşedenler içinde tek beklenensin. Bu beklenti nihayetsiz, ümitler uzak İçimdeki her kıvılcımı garip bir boşluk söndürüyor. Aşkın, yürekte pıhtılaşan bir kan eğrisinde sönükleşen yıldızların dahi gerisinde ve hatta unutulmuş anıların gergefinde günbegün ruhun diyarını yalnızlığa bürüyor.