Kayıtlar

Ocak, 2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Geçmiş ve Bugün Arasında

Şimdi elimde tek sermayem geçmişe dair özlemlerim Kış güneşi hüzün saçar, odamda yankısı matemlerin Yarını anlamsız kılmak bugüne dair ilk ihanet Döngüsü farksız gecelerde huzur haram nihayet Koştum ardından çocuklugumun vardıgım yer yaşlılık Kaybedecek bir şey kalmadıysa başlar derin yalnızlık Ömrü hazan yagmurlarında yorgun yaşamak anlamsız Gönlü hazin eyler geçmiş, çoktan geçmiş zamansız Kalbimde dinmemekte ısrarcı kesif sancı var Sunar durur yazgım sonsuz melankolik satırlar Yolcusuyum son duragı yokluga varacak yolun Ne günlerin tadı var şimdi ne mavinin ne morun Bedende inşaa edilmiş sanatkarane bir üslup Ruha tesir etmez bazen insanlıgın da sorunu bu Dünyadayız bunun çaresi yok ve geçip giden zamanın Yeşermez teninde güller, ruhuna uzaksa baharın..

Bugün

Bugün ziyadesiyle güçsüzüm. İsterdim ki bugün, hayatımın geri kalan bütün günleri içerisindeki en güçsüz günüm olsun. Fakat gel gör ki beni güçlü kılan şeyler geçmişimde kaldı hep ve ben yarınımdan kaygılı, karanlık bir hayalperest. Umudumu yitirmemek adına ne yaptımsa, ellerimde boşluk kaldı yalnızca ve boşluğun yankısı ruhum. Kimsesiz bir halde, yorgun ve kederli bir yolcuyum. Vardır ağır akan hayatın içinde olduğum zamanlar ve vardır bir misafir tavrıyla hayatın yabancısı olduğum anlar. Oysa ben yine yürekliydim her daim. Her ân, bir iz olup yer etti kalbin saraylarında. Birbiri ardına yıkılan sarayların enkazında harabe kalbim. Bugün mevsimlerin uğramadığı kurak bir çölün kendisiyim.

Eskiyen Ömre

Bu gece düşlerimi ağırladım yine Aklimda ve kalbimin derinliğinde. Geçmişe gittim sönük yıldızlar arasından Bahtiyar olduğum uzak mâziye. Ağırladım düşlerimi bu gece ama;        ..yabancılıktan öte Bir soğukluk var aramızda. Anlattım kendime kendi kendimi; Yaşanmadan geçen bomboş yılları. Aşklarım, heveslerim,hatalarımı Anladım düşlerimden ayrıldığımı. Benim doğrularım dostum, Geçmişte kaldı hep. İhtiyar ruhumda çürümekte bir ceset. Zaman zaman baharlar çalsa da kapımı Ne bir hayal var artik bomboş evimde Ne de hayalleri olan bir hayalperest.. Güllerin yumuşaklığı ile kaim olsaydı ömrüm Bir yabancı kalmazdı düşlerime gönlüm.. Ah o ihtiyarlığı uzak gördüğüm yıllar! Düşlerde yaşadığım, yürüdüğüm yollar.. Şimdi bana uzak olan bizatihi kendim! Eskiyen bir ömre mutsuzluğu nakşettim..

Artık Yoksunuz

Gelecek adına kurulan hayallerin karanlığa gömüldüğü zamanlar olur; insanın dibe vurduğu. Benim gelecek adına kurduğum hayaller aydınlığa kavuşamadı hiç. Ve diplerden kurtulup düze çıktığım da azdır pek. Yalnızca bedeni doyurmak adına ruhsuz sevişmeler ve yalnız bir ruhu doyurmak adına yalnızlıkla sevişmeleri de katıyorum hesaba. Tamam! Soyutladım şimdi kendimi her şeyden. Her şeyden kastım azımsanmayacak kadar çok şey. Ve bir de azımsanmasında sakınca görmediğim şeyler. Siz mesela. Ve biz gibi. Biz diyorum. Bir zamanlar 'sen' kavramının benimle bütünleşip beni 'biz' yapması, seni 'biz' yapması.. Ama görüyorsunuz ya işte kopuyorum sizden, koparıyorum kendimi sizden. Esenkalın! Esenliği bulduğumuz o naif sırdan ve gizden...

Anlamak Bazen

Boynumda asılı kalmış bir günahın vebâli ..gibi ağır ve sefil bir hayat sizinki. Tasvirsiz bir intiharın içimde doldurduğu Kesif boşluklarda kayboldunuz ebediyyen. Kendimle başbaşayım Uzaklarda kendimden Sönük bir yıldızın göğe misafirliğe gibi. Yağmurlar herkese farklı şeyler fısıldar Birçoğu anlamaz bulutların dilinden. Büyüyorum ister istemez ve anlıyorum Durmakta olan bir bedeni yağmurun ortasında Dağılmış gökkuşağının yetmiş yedi parçasında Boğulmuş bir adamı Kendini arayan kadında. Oysa anlamak güçtür boğulmuş bir adamı Boğulmakta olduğu gökkuşağını Kadını Yağmurlarda yıkanmış en gizli günahları Dünün monotonluğunda boşverilmiş yarını Anlamak güçtür bazen kalabalık bir kaldırımda Kendinde boğulmuş Kendine uzak bir adamı.

Katrelerle Büyürdü Akasyalar Gönlümde

Bir sonbaharın kıpkırmızı rengi  Hüznü doldurur göklere, Yağmur gizler katreyi. Zihnimde, Kadim dostlukların pörsümüş melodisi Ve vefadan zerrelerin fütursuzca tükenişi.. Vefa.. Sual eder insanlardan kalbimin çarşısında; 'Anılar sonsuz bir dostlukla kaim midir?' Eskiyor hatıra geçiyor zaman Ne bir cevap ne de ilaç olmadı hiç bir akasya. Ben ağlarım geceleri Bir değeri varsa şayet indirilen yağmurun  Hastalıklı çağımın kandırılmış koynunda! Şamdanı olmayan bir mum gibi  Tükenip gideceğim yolun sonunda.. Dostum  Senin dostluğunla ruhum şimdi iki parça  Bilirsin beni, Varlığından asla etmezdim şikayet  Ve huzurla bir bütün olacaksam şayet  Bunu mümkün kılacak gözlerindi yalnızca  Şimdi bir yarım parçam  Ötelerde senden ibaret..